Ben Egeliyim ve bizim köyümüzde herkesin evinde zeytin ve zeytinyağı bulunur. Zeytinin posasından kendi sabunumuzu üreterek sabun ihtiyacımızı karşılarız. Bu gelenek, bildim bileli devam ediyor. Sabunlarımızı geleneksel yöntemlere bağlı kalarak üretiyoruz yıllardır.

Covid-19 zamanında sabun konusunda kendimi daha da geliştirmek için sabun yapımı eğitimi aldım ve ilk olarak soğuk proses yöntemini öğrendim. Bu yöntemle ilk olarak kastil sabunu yaparak işe başladık. Soğuk proses sabunu yaparken kullanılan yağlar yüksek ısıya maruz kalmadığı için faydaları kaybolmuyor. Bu sebeple ürünlerden gönül rahatlığı ile fayda sağlayabilirsiniz.

Daha sonra bitkisel ve hayvansal yağlardan sabun yapılabileceğini keşfettim. Bu süreçte bitkisel yağların insan cildine olan faydalarını öğrendim. Çeşitli hastalıklara, özellikle egzamaya iyi gelen farklı türde yağlar kullanarak sabunlar ürettim. Ülkemiz bu yağlar açısından çok zengin ve bu yağlardan maksimum fayda sağlamayı gözeterek yeni çeşit sabunlar üretmeye devam ediyorum. Ayrıca sabunların yapımında tamamen doğal ürünler kullanıyorum. Örneğin lavanta sabunlarımızı arkadaşımın lavanta bahçesinden elden ettiğim yağlarla üretiyorum.

Süreç içinde yanık yağlardan da Arap sabunu yapmaya başladım. Bu yöntemle herkesin kendi sabununu yapabileceğini vurgulamak istiyorum. Çevreye duyarlılık adına, yanık yağları lavaboya dökmeyelim ve içme sularımızı koruyalım. Bu yağlardan sabun yaparak atık yağlarımızı değerlendirelim.

Sabunları ilk olarak ticari faaliyet için değil sevdiklerime hediye etmek için yaptım. Aldığım olumlu yorumlardan sonra bu işi geliştirmek istediğime karar verdim. Umarım sizler de deneyim ve bilgi birikiminle ürettiğim sabunlarımdan memnun kalarak, fayda sağlarsınız.
Sevgiler,

Handan ŞİMŞEK